Dişlerdeki Bozukluklar Akran Zorbalığına Sebep Olabilir mi
Çapraşık dişler, ayrık dişler ya da çeneler arası bozukluklar, toplumda sık görülen ve kişide estetik kaygılar yaratan ve dolayısıyla sosyal hayatını olumsuz yönde etkileyen ortodontik bozukluklardır.
Çapraşık dişler, ayrık dişler ya da çeneler arası bozukluklar, toplumda sık görülen ve kişide estetik kaygılar yaratan ve dolayısıyla sosyal hayatını olumsuz yönde etkileyen ortodontik bozukluklardır.
Çocukluk döneminden itibaren özellikle ön dişleri etkileyen ortodontik anomaliler kişinin rahatça gülümsemesine engel olabilir ya da kişi gülümserken eliyle ağzını kapatabilir. Ya da çeneleri ilgilendiren ortodontik bozukluklar örneğin alt çenenin ileride olması veya üst çenenin ileride ve belirgin olması kişide estetik kaygılar yaratarak rahatsızlık verebilir, iş ortamında, arkadaş ortamında veya okul ortamında kendisini özgüvensiz ve huzursuz hissedebilir. Bazen kişinin çevresindeki insanlar da kişinin bu problemi üzerine konuşmalar veya şakalar yaparak mevcut problemi farkında olmadan daha da gözle görünür hale getirebilir ve bu durum kişinin kendisini diğer insanlardan soyutlayarak yalnızlaştırmasına sebep olabilir.
Akran Zorbalığı günümüzde çocukluk döneminde özellikle okul ortamında görülen, çocukların sosyal yaşantısını ve sosyal gelişimini olumsuz yönde etkileyen en önemli problemlerden birisidir.
Peki akran zorbalığı tam olarak ne demektir?
Akran zorbalığı, özellikle okul yaşantısı içerisinde bir çocuğun veya birkaç çocuğun bir başka çocuğu tekrarlayan aralıklara olumsuz söylemler veya hareketlerle rahatsız etmesi olarak tanımlanabilir. Bu rahatsız etme eylemi ,
- Sözel olarak çocuğun bir özelliği ile dalga geçmek
- Ona söz vermemek ya da konuşturmamak
- Onu oyunlara almamak ve yalnız bırakmak
- Bir eşyasını izinsiz almak ve vermemek
- Aralıklı olarak itmek veya vurmak gibi farklı şekillerde olabilir.
Maalesef anaokulu döneminden itibaren hemen her yaşta rastlanan akran zorbalığı bazen aileler ya da öğretmenler tarafından fark edilmeyebiliyor ve çocuk bunu bir büyüğü ile paylaşmaya çekindiğinde durum daha şiddetlenerek çocukta kalıcı bir travma ve psikolojik sorunlar ortaya çıkabiliyor.
Peki aileler ve öğretmenler olarak bu konuda ne yapabiliriz?
Öncelikle aile çocuğunu çok iyi gözlemlemelidir. Okul rutini ile ilgili, gün içerisinde neler yaptığı ile ilgili günlük konuşmalar yapılabilir ancak bu konuşma soru cevap şeklinde bir sorgulama gibi değil anne babanın kendinden de bahsettiği bir sohbet şeklinde olmalıdır. Çocukla konuşurken göz teması kurulmalı çocuğun da göz teması kurduğundan konuşurken gözlerini kaçırmadığından emin olunmalıdır. Okulda kendisini rahatsız eden bir durum olduğunda çocuk okula gitmek istemeyebilir, bunun sebebini tam olarak açıklayamadığında ise hastalık gibi bahaneler yaratabilir. Çocuğun okula gitme istemediği farkedildiğinde bunun sebebi araştırılmalı ve her zaman öğretmen ile iletişim halinde olunmalıdır.
Öğretmenler çoğu zaman ailelerinden daha fazla çocuklarımızla zaman geçirmekte ve çocuklarımız üzerinde daha etkili olmaktadır. Öğretmenlerimiz çocukları sadece ders başarısı açısından değil arkadaşlık ilişkileri, arkadaş kurma becerisi, kendini ifade edebilme yetisi açısından da takip edebilmeli, çocukların gelişim sürecini değerlendirmeli ve veli ile daima iletişim içerisinde olmalıdır. Bir çocuğun okul ortamında arkadaşları tarafından dışlandığını veya zorbalık gördüğünü ailesinden önce öğretmeni fark edebilir. Akran zorbalığı fark edildiği anda müdahale edilmelidir. Genellikle zorbalığı yapan çocuk ya da çocuklar bunun bir şaka olduğunu ya da sadece oyun oynadıklarını söyleyerek durumu geçiştirmeye çalışacaklardır. Öğretmen bu noktada bunun bir şaka ya da oyun olamayacağını ve bunu yapmamaları gerektiğini zorbalığı yapan çocuklara kesin ve net bir dille anlatmalı ve bu çocukların da aileleri ile iletişim kurularak bilgi verilmelidir.
Çocukluk dönemindeki bazı dişsel bozukluklar ve çeneleri ilgilendiren anomaliler de çocuğun arkadaş çevresinden olumsuz tepkiler almasına sebep olabilir. Örneğin halk arasında 'tavşan diş' olarak ta adlandırılan ön dişlerin normal pozisyonundan daha önde konumlandığı problemlerde çocuğun bazı arkadaşları bunu şaka malzemesi yaparak sözel olarak çocuğu rahatsız edebilir. Ya da ön dişlerin arasında aralıkların olduğu durumlar veya diş çürüğü ya da diş renklenmesi gibi durumlar yine bazı çocuklar tarafından alay konusu haline getirilebilir Bu şakalar devamlı olduğunda ve çocuk bu rahatsızlığını ailesi veya öğretmeni ile paylaşamadığında çocukta içine kapanma, sosyal iletişim bozukluğu ve bir takım psikolojik rahatsızlıklar ortaya çıkabilir.
Çocukluk dönemindeki diş hastalıkları ve ortodontik problemlerin tedavisi hem çocuğun ağız sağlığı hem de sosyal hayatı açısından önemlidir. Çocukluk döneminde dişlerde ve çenelerde görülen ortodontik bozukluklar ortodontik tedavi ile düzeltilebilir. Böylece çocuk hem sağlıklı ağız ,diş ve çene yapısına sahip olur hem de rahatça konuşup rahatça gülümseyerek sosyal ortamında kendisini daha rahat hisseder ve böylece özgüveni artar.
Yapılan ve yayınlanan bilimsel çalışmalarda çocukluk döneminde yaşanan ve tekrarlayan psikolojik travmalar tedavi edilmediğinde ya da fark edilmediğinde bu bireylerde yetişkin dönemde özgüven eksikliği, iletişim bozukluğu gibi birçok problemle karşılaşılabilmektedir.